“Saygı, sevgi ve güven”
7 Şubat 2014. Sevgili Annemin bugün vefatının sene-i devriyesi. Aramızdan ayrılalı tam 2 yıl olmuş.

Babalar için, “Bu adam benim babam” derler ya, işte öyle yüce bir dağ gibiydi benim annem de. Tabir-i caizse hükümet gibi bir kadındı. Yaşadığı sürece hiç kimseye minneti olmadı. Kendinden emin, son derece mütevazı bir yaşantısı vardı. Son nefesine kadar da bu yaşantısından hiç uzaklaşmadı.
Babamı erken yaşta kaybettikten sonra annem sadece annelik yapmadı bana… Babam, arkadaşım, sırdaşım kısacası o benim her şeyim olmuştu.
Yaşadığı sürece benim arkamda durdu. Onaylamadığı veya kızdığı hiç bir şey yapmadım hayatım boyunca ki, bunun ne kadar büyük bir güven unsuru olduğunu tahmin edebilirsiniz.



Zor işlerin hepsini kendisi üstlenir bize hiç bir şey bırakmazdı. Fedakârlığı sınırsızdı, sevgisi de…
Hastalandığı zaman çok acı çekse bile hiç şikâyetçi olmadı. Her defasında “ İyiyim, çok iyiyim, beni merak etmeyin” der, bizleri üzecek başka hiçbir şey söylemezdi. Son görüşmemizdi ki bu karşılaşmada annemden helallik almak istediğimde; “Sarigina (sarı saçlı) oğlum, ana babanın rızasını almayan bir evladın yaşadığı sürece hiçbir işi düzgün gitmez. Anneniz olarak abin ve ablandan sonra senden hep razı kaldım. İçini ferah tut…” diye defalarca tekrarlamıştı. Canım Annem, Yüce Yaratıcı biliyor ki Sariginan da senden hep razı kalmıştır... Rabbim nurlar içerisinde yatırsın ve rahmetiyle onurlandırsın seni.
Bu vesile ile hayattaki ana-babalarımızın, büyüklerimizin kıymetlerini bilmemiz gerektiğini de söylemek istiyorum. Onların her daim yanlarında olmak, elleri, ayakları olmak ve onlar için çabalamak kadar yüksek bir maneviyat olmadığı düşüncesiyle babamın ve annemin bana bıraktıkları mirası en iyi şekilde koruduğuma inanıyorum. Saygı, sevgi ve güven…

Annem mekanında rahat uyu zira sariginan sıcak yuvasında çok mutlu, saygı ve sevgi dolu bir hayat sürüyor… Sadece seni özlüyor…