Magazin

Duygu Nebioğlu babası Metin Akpınar'ı suçladı

Metin Akpınar'ın evlilik dışı kızları olduğu mahkeme kararıyla kanıtlandı. İkizlerden Duygu Nebioğlu, babası Metin Akpınar ile yaşadıklarını anlattı.

Abone Ol

Usta oyuncu Metin Akpınar'ın 35 yıl sonra ortaya çıkan ikiz kızları Duygu ve Sevgi Nebioğlu kardeşler, magazin gündeminden düşmüyor.

Antalya'da dünyaya gelen, iki aylıkken bir köyde bakıcı kadına terk edilen, yetiştirme yurdunda büyüyen ve 6 yaşında evlat edinilen ikizlerden Duygu Nebioğlu bugün Kanal D ekranlarında yayınlanan Hakan Ural ve Nur Tuğba Namlı'nın sunduğu 'Neler Oluyor Hayatta' programına konuk oldu.

Metin Akpınar'ın kızı Duygu Nebioğlu, çarpıcı açıklamalarıyla gündeme geldi.

İşte Duygu Nebioğlu'nun açıklamalarından satır başları..

"Ben 30 Mayıs 1988 yılında Antalya Devlet Hastanesi’nde Suphiye Ormancı tarafından dünyaya getirildim.

Biyolojik annem çok zorluklar çekmiş bir insan. Konuştuğumuzda bana ‘Size hamileyken yiyecek bir şey bulamıyordum. Komşularım getirirdi’ dedi. 4 aylıkken hamile olduğunu öğrenmiş...

"Hamile olduğunu biliyordu"

Metin Akpınar, Suphiye Ormancı’nın hamile olduğunu kesinlikle biliyordu. O döneme tanıklık eden gazeteci var. Bize şahitlik de yapacak.

"Korkutulmuş"

Annem, Metin Akpınar ile konuşmaya gittiğinde öyle bir korkutulmuş ki bugün bile konuşmaya korkuyor. Nebioğlu Ailesi 1994 yılında Çocuk Esirgeme Kurumu'ndan bizi kurtarıyor.

"Evlatlık olduğumuzu unutturdular"

Bu insanlar bize evlatlık olduğumuzu unutturdular. Müthiş baktılar. 10 yaşımızdayken de doktor kontrolünde evlatlık olduğumuzu, ailemizin trafik kazasında vefat ettiğini söylediler.

Anlatılanlardan sonra çocukluğumu hatırlamaya başladım. Çok karanlık, güneşsiz odalarda kaldık. Küçük bir pencereden, insanların ayaklarını görüyordum.

"Nebioğlu’nun gerçek ailem olmasını çok isterdim"

Anne ve babamın trafik kazansında öldüğüne inanmadım. Çok çok isterdim Nebioğlu’nun gerçek ailem olmasını. Gerçek ailemi 18 yaşıma geldiğimde öğrendim. Gidip Çocuk Esirgeme Kurumu'ndan soy kütüğümü aldım. Öyle bir hakkım var. Dayımı buldum, görüşmeye başladım. Öz dayımla, Cumhur Ormancı!

Metin Akpınar’ın gerçek babam olduğunu şöyle öğrendim; Dayım, bana ‘senin baban bir komedyen’ dedi. Ben de ‘Metin Akpınar mı?’ dedim. ‘Sen bunu nasıl biliyorsun?’ diye sordu.

"Koruması beni Metin Akpınar’a yaklaştırmadı."

Ben de; kardeşimle aramızda boy farkı var birbirimize 'Metin ile Zeki' diye takılırız o yüzden aklıma direkt Metin Akpınar geldi cevabını verdim. Sonra Metin Akpınar’a ulaşmaya çalıştım. Beş yıl boyunca kendisine ulaşamadım. Koruması beni Metin Akpınar’a yaklaştırmadı.

TRT’de bir programı vardı. Bir arkadaşım vesilesiyle programı izlemeye gittim. ‘Babamla tanışırım’ diye düşünüyordum. Kendisi beni gördü ‘Hanımefendi yüzünüz neden asık’? diye sordu. Ben de kendisine ‘Neden suratım asıktı acaba’ dedim.

"İlk kez yüz yüze geldik"

İlk kez yüz yüze geldik. Kendisi benim kızı olduğumu biliyordu ama yansıtmamaya çalıştı. Benimle bir fotoğraf çektirdi ve gitti. O gün çok üzüldüm, yıkıldım. Program boyunca beni izledin, bunu gördüm. Ama kendisi gelip beni dinlemedi.

"14 yıl boyunca sürdü bu taktik"

Bu olaydan sonra inat ettim. Bu sefer vaatler dönemi başladı. Bir strateji uyguladı. 14 yıl boyunca sürdü bu taktik. En sonunda ben kendilerini mahkemeye vereceğimi söyledim. Onun üzerine bir görüşme ayarlandı.

"Verdiği parayla sadece hayvanları besleyebiliyorum"

Antalya’da bir otelde 12 saat boyunca karşılıklı konuştuk. Ben hikayemi anlattım. Bir yandan da bana ‘Karım bunu öğrenirse size zırnık koklatmaz’ diyordu. Ben kendisinden ne maddi ne de manevi destek görmedim. Verdiği parayla sadece hayvanları besleyebiliyorum. Kendim için hiçbir şey almadım.

Bana araba mı aldı, ev mi aldı? Son birkaç yıldır ödeme yapılıyor. O da kendisi için bir akşam yemeği kadar para.

Yaptığı açıklamada ‘Bunları yaşadığınız için çok üzgünüm’ dedi ama o şekilde davranmadı. Sadece söylemde kaldı. Biz kardeşimle çok zorluklar yaşadık. Ben çok zor ameliyatlar geçirdim, kendisi beni bir kez bile aramadı."