Rize programı kapsamında Ardeşen Gazeteciler Derneği’ni de ziyaret eden Hakan Gültekin bölge gazetecileriyle, basın, gazetecilik, DOKAP ve bölgemizi kalkındırmak üzerine sohbette bulundu. Sohbet sonrası RizeTV’de gazetecilerin sorularını yanıtlayan Gültekin;


“2009 yılından beri kurulu olan derneğinizin tek çatı altında toplanması herkes için bir güzellik oluşturdu.
Cumhurbaşkanımız geldiğinde Merhabalaştık. Ne yapıyorsun, nasıl gidiyor diye sorduğunda çalışıyoruz yoğunuz dedim. Yapımda bir şeyi istemek ya da dile getirmek noktasında çabam var. Yeşil Yol projesiyle ilgili hizmet dönemi ve tanımlanan bütçe üstünde bütçe almakla ilgili isteklerimizi aktardım. Öte yandan 9 ilimizde çalıştığımız katma değeri yüksek tıbbi aromatik bitkilerle ilgili bir sürecimizden bahsettik. Ayrıca bölgemizde turizm odaklı planlama ve programlamayla ilgili destek istedik. Ankara’da daha detaylı görüşmek için randevu talebimiz oldu. Cumhurbaşkanımız sağ olsun hemen talimatlandırdılar. ALLAH Cumhurbaşkanımızı başımızdan eksik etmesin.


Rize’de yeni bir üniversiteyle ilgili bir konu açıldığında masaya ilk koyulan yer Ardeşen. Bu konuyla ilgili talepçiyiz, takip edeceğiz, isteyeceğiz.

Vakıf olarak artık ihtiyaca yönelik bursların yanında başarıya yönelik burs da vermeye başladık. İlk 5 bine,10 bine giren çocuklarımıza burs vereceğiz. Önümüzdeki süreçte doktora, yüksek lisans ve yurt dışı desteği de vereceğiz inşallah.

Ardeşen’de çok nitelikli bir anaokulu, kreş yapma hedefimiz var. Bunu hedefe koyduk. İçinde Kuran dersi verilen, pozitif bilimler dersi verilen mutlaka yabancı dili olan çocuklarımızı bugünden yetiştirmemiz lazım.
2016 yılında vakfımızı kurduk. Hatta Vakfı kurarken Nusret Abi dedi ki “Vakfı kurmak zor yürütmek daha zor” inanın buna benim belediye başkanlığım kadar enerjimi aldı. Ama zahmet olmadan rahmet olmaz. Biz o zahmeti çektik, kurduk.

Ben şahsen vakfımızın ona başkanlık teklif edildi işte şöyle oldu gibi sözlerle değil projeleriyle, hedefleriyle ön plana çıkmasını istiyorum.
Bu vakfa, bu yürüyüşe destek verilmesi vacip değil farzdır!” cümlelerini kullandı.