Alfabe meselesi pragmatik yaklaşımla ele alınmaz

Abone Ol
LAZCA ALFABE MESELESİ: PRATİK ÇÖZÜMLER

Lazca alfabe değişikliği pragmatik bir yaklaşımla ele alınamaz.

Son günlerde sosyal medya ortamında, Lazcanın mevcut alfabesinin değiştirilmesi yönünde öneriler, destekler, konferans/toplantı talepleri.. gibi heyecan verici hareketlenmeler göze çarpmaktadır. Bir dilin alfabesini oluşturmak için o dilin fonolojisinin iyi analiz edilmesi gerekiyor. Pratik yarar hesabı yapılarak dilden, fonetikten habersiz kişilerin kulaktan dolma bilgilerle binbir türlü öneride bulunacağı açıktır. Birçok kişi font/klavye meselesi ile alfabe meselesini birbirine karıştırmaktadır.

Lazoğlu alfabesi namı ile bilinen alfabe almancanın ses parametrelerine göre düzenlenmiştir ve kendi içinde tutarlıdır. Bildiğim kadarıyla lazcanın genel fonetiğine halen çalışılmış değil. Lazcanın fonetik parametreleri bilinmeden, tespit edilmeden, sırf bilgisayar kullanımı için pratik yarar gözetilerek yapılacak bir alfabe değişikliği, pragmatik bir yaklaşımın ürünü olacaktır ve bir zaman sonra başka değişiklikler yapma zorunluluğunu beraberinde getirecektir. Alfabe yapmada esas dayanak laz dilinin ses yapısı olmalıdır, başka parametreler dikkate alınarak ana görev gözardı edilemez.

Lazca yazarken hangi alfabenin esas alınması gerektiği sorusuna cevap aranacaksa, bu cevap, Lazcanın ses yapısına, bilgisayar-internet tekniği göz önüne alınarak aranmalıdır. Yer yüzünde onlarca alfabe olmakla birlikte yaygın olarak kullanılanı bu alfabe sistemidir. Arap ve gürcü kökenli alfabe de Lazurinin kimi seslerine karşılık olacak karakter zenginliği var ama bu alfabeler bilgisayar, internet, karakter zenginliği, yaygınlık vb. bakımlardan Latin alfabesindeki pratik karşılıkları yoktur.

Günümüzde Latin kökenli Alfabede yer yüzünün bütün dillerinde bulunan sesleri karşılayacak bir sistem bulunmaktadır; unicode, ipa vb. dilbilimcilerin, bilgisayarcıların kullandıkları sistemlerdir. Bu zenginlikten yararlanılmalıdır.

Bir konferanse yoluyla halka sormak ibaresi kullağa hoş geliyor olsa da alfabe meselesi uzmanlık işi olduğu için halka sorularak çözülemez. Çünkü halkın malesef bu gibi çok özel bir konuda ne bir bilgisi vardır ne de kanaati olabilir. Bilgi olmadan fikir olmaz. Malesef biz Lazlar arasında da bu konuda uzmanlaşmış kişiler de yoktur.

Şimdilik eldeki alfabeye dokunmadan onun üzerinden değişikliler yapılarak geçici çözümler bulunmalıdır. Bugün kullandığımız Latin kökenli alfabe, Laz dilin ses yapısına uygundur yani internet ve bilgisayar ortamındaki teknik sorunları bir yana koyarsak alfabemizde sorun yoktur. Bu sorunlar da alfabeden değil, "Lazuri fontlar” diye bilinen yazı tiplerinin klavye düzeninden, yaygın olarka kullanılan windows'un, internet sisyteminin ingilizce tabanlı oluşundan kaynaklanmaktadır. Lazuri fontlar diye ortaya atılan bu yazı tipleri adeta Lazca yazmayı sabote etmek için düşünülmüştür ve üretilmiştir. Çünkü (Türkçe q klavye için söylüyorum) u'ya bastığınızda t, t'ye bastığınızda u, a'ya bastığınızda z, z'ye bastığınızda a, o'ya bastığınızda p, p'ye bastığınızda o karakteri çıkmaktadır. Kimse "Bu neden böyledir, klavye düzenini bu hale getirmeden lazuri font yapılamaz mı ?" diye sormuyor. Şimdi bu fontları yapanlar eğer bunu iyi niyetli bir çaba olarak düşünmüşlerse, bir iyilik yapıp bu yazı tiplerini genel klavyeye sistemine göre yeniden düzenlemelidirler. Bu karakterler genel klavyeye (q) göre yerli yerinde olmalıdır, yani ben u’ya bastığımızda "u” çıkmalıdır. Mesela Türkçede klavyedeki diğer harfler Türkçe q (f) göre normal karşılıkları bulunuyor da yukarıda saydığımız harfler neden karışık? Buna bir cevap veren olsun artık. Türkiyeli Lazlar Türkçe ve Lazca yazıyoruz çoğunlukla. Ve tamamına yakınımız Türkçe ( f ya da q) klavye kullanıyoruz. Lazuri fontlar diye bilinen fontlar (mesele lazca klavye falan denerek açıklanamaz, çünkü öyle bir neden yok) Türkçe bilgisayarlarda metinleri arapsaçına döndürmektedir. Klavye düzenindeki bu mesele halledilmelidir.

Bu mesele halledilmiş de olsa, Lazuri fontlarda kaynaklanan sorunlar esasen Windows veri tabanı meselesidir ki bu, sadece Lazcanın değil, ingilizce dışındaki bütün dillerin ortak derdidir. Çünkü windows veri tabanı ingilizce üzerinden inşa edilmiştir. Her dil, işletim sisteminin çevirisi sırasında kendi bilgilerini windows veri tabanına yükleyerek bu sorunu çözmeye çalışmaktadır.

İnternet ortamında Lazuri fontlarda sorunların çıkması çok normaldir. Anglo-sakson kültür, dünya halklarına böyle bir global dayatmada bulunmaktadır. Bu kültür ve özellikle Pentagon, istese net ortamına bütün karakterleri yerleştirir ve her halk kendi alfabesi ile yazma şansına erişir. Dünya halkları burada bu dayatmayı içine sindirmek durumunda kalmaktadır.

Lazuri fontları yapan arkadaşlar, yukarıda sözünü ettiğim klavye karışıklığından kurtaracak yeni fontlar oluştururlarsa sorun büyük oranda çözülür. Türkçe'de bulunmayan sesler için de windows'un kullanmadığı kısa yollar oluşturularak geçici çözümler bulunabilir.

Gürcü yazısını önerenlere kısa bir kenar notu: Bu önerinin küçülen dünyada pratik karşılığı yoktur. Gürcüce ile Lazcanın akrabalığından dolayı Gürcü yazısının Lazca’ya uygun olduğu biliniyor da Türkiyeli Lazların bilişim ortamında windows veya diğer işletim sistemlerinin veri tabanını Gürcü harflerine uydurmak klavyeyi, kısayolları, buna göre oluşturma gibi bir gücü var mı? İnternet ortamında gürcüler bile Latin alfabesini kullanırken buna gerek var mı? Latin kökenli alfabeyi istemek bir tercih meselesi değil bir zorunluluktur. Lazca yok olmak üzere ve gelişen teknikle birlikte ortaya çıkan sorunlar Lazcanın yok oluşunu hızlandıracağa benziyor. İletişim, bilişim teknolojisindeki değişiklikleri iyi değerlendirip avantaja dönüştürmezsek 50-100 sene içinde Lazca, meraklı dilbilimcilerin bıraktığı birkaç yazılı kaynak ve sınırlı sayıdaki yayınlar dışında bir şey kalmamak üzere yok olacaktır. Bizim teknolojiye inat edecek lüksümüz yok. Bir dil bazı eklemeler çıkarmalarla bir çok alfabeyi kullanabilir, Rus alfabesi, ermeni alfabesi de uygun Lazcaya hatta Arap alfabesi de kullanılabilir. Ancak dünyada birçok millet Latin alfebesine geçme (Türkiye Cumhuriyeti’nin 1928’de isabetle yaptığı gibi) projeleri yaparken bizim yeni oluşmaya başlayan yazı hayatımızı, Gürcü geleneğine dayama fikri rasyonel. Bu tamamen politik bir tutumdur. Ellerinde tarihsel malzeme, arşivler vb bulunduğu için Gürcülerin Latin alfabesinden geliştirdikleri halıhazırdaki bu alfabeyi kullanmakta ısrarlarında haklı olabilirler. Ancak pratik olarak onlar bile latin lafabesini kullanmak zorunda iken bizim daha işin başında buna sırt çevirmemiz düşünülebilir mi?

Bilişim teknolojisindeki gelişmeler bütün milletleri latin alfabesine muthaç birakmıştır. Bizim dev bilişim teknolojisi ile rekabet etmek için harcayacak ne enerjimiz var ne de zamanımız.. Dilimiz yok olmak üzere. Türkiyeli Lazlarla Gürcistanlı Megrellerin ortak bir dili, yazıyı paylaşması ve yok oluşun önüne set çekmesi gerek. Bana kalırsa Gürcüler de Latin alfabesine geçerlerse bundan Lazca ve Megrelce de kârlı çıkacaktır.

Sonuç olarak arkadaşların lazca alfabe konusunda kafa yormaları, heyecan verici hamleler yapmaları sevindirici olmakla birlikte; bunun bilgi, fikir zeminini oluşturmadan alel-acele halledilecek bir mesele gibi algılanması endişe vericidir. Lazca alfabe değişikliği pragmatik bir yaklaşımla ele alınamaz.

Osman P’İZMA


kaynak http://lazca.org/yazarlar/osman-kuyumcu-pizma/282-alfabe-meselesi-pragmatik-yaklasimla-ele-alinmaz.html#.Umjga1PlPEc#ixzz2iczvrjPt